SAWADEE KA

Yani Tay'ca ‘’Merhaba’’. Tayland seyahatlerinizde Sawadee ka ve Kobkhun ka kelimelerini  sıkça duyup bolca kullanabilirsiniz neyse ki hatırlaması da çok kolay. Bu selamlamayı bayanlar Sawadee ka, baylar Sawadee kap olarak kullanıyorlar. Teşekkür etmek içinde bayanlar Kobkhun ka derken baylar Kobkhun krub diyorlar.

Bana Tayland sevgisi nasıl bulaştı daha doğrusu zaten var olan sevgi kaderin ağlarını örmesiyle nasıl arttı onu anlatayım öncelikle.
 

Tayland 20’li yaşlarımın başında en çok görmek istediğim ülkeler listesinin başındaydı. Bir de üniversite biter bitmez ekonomist olmak yerine Türk Hava Yolların 'da hostes olarak uçmaya başlayınca görülmesi gereken ülkeler listemin üzerine çizikleri haliyle çok hızlı atmaya başladım.

Diğer birçok Uzakdoğu ülkesini gördükten sonra da Tayland benim en egzotik ülkeler listemin başından hiç inmedi. Tabii o yıllarda (ki 90’lı yıllar olur) bir gün çok sevdiğim bu ülke mutfağının restoranını işleteceğimizi, ödüller alacağımızı ve birçok değerli Tayland 'lı arkadaş ve dostumuzun olacağını söyleselerdi inanmazdım.

Tay yemeklerine olan ilgim seyahatlerim sırasında başlamıştı. Fakat en önemlisi ablamın 2001 yılında Pera Thai restoranını açması, benim de bu proje için THY’ dan istifa edip katılmam ile çok daha yoğun oldu ve bu güzel ülkeyi, kültürünü ve yemeklerini çok daha farklı bir gözle ve yakından görmemi sağladı. Artık seyahatlerim turistik seyahat olmaktan çıkmıştı (tabii her seferinde seyahatin başına ya da sonuna en az 1 hafta tatil ekleme fırsatını hiç kaçırmıyordum. Oralara kadar gitmişken adalara ya da ilgimi çeken yerlere uğramadan olmazdı dimi :)) )
 
Neyse gelelim restoranın açılmasına Mısır'da sayısı 16 olan ve bir tanesi kendisinin olmak üzere diğerleri 5 yıldızlı otellerle ortak olarak açılmış Bua Khao Thai restoranlarının sahibi Yuphadee Sawamiwast (Takma adi Toi. Tayland'da herkesin takma adı var. Bu konudan daha sonra bahsedeceğim iyi ki de var yoksa isimleri hatırlamak epey zor) Pera Thai restoranının lezzetinin yaratıcısıdır.

Restoran 2001 yılında açıldı ve ‘ Herkes Thai yemeği yapabilir ama lezzet her şeydir diyen ‘Toi  buna sadık kalıp kalmadığımızı yakinen hep takip etti:)) ve sonrasında da çeşitli ve önemli ödüller sırasıyla geldi.

Beni mutfağa girip pişirmem konusunda cesaretlendiren ilk kişi Toi'dur. Sistem ve işleyişi öğrenmek için Kahire'ye Toi' un restoranına ilk defa gittiğimizin 3. günü elime wok'u tutuşturup yapabilirsin beni izle diyerek yoğun bir mutfakta bana ilk Tay yemeğimi pişirttirmiştir. Tabii pişirdiğimi haliyle ben yedim müşteriye servis edilmedi:)
Ben bunu her ne kadar şakayla " Toi bendeki potansiyeli gördü " diye yorumlasam da sanırım o " Misafirlik günleri bitti iş başına " demek istiyordu.

Mısır'daki kendi restoranında ve de restoranının olduğu bir çok 5 yıldızlı otelin mutfağında onun personeline  yardım etme ve tecrübe kazanma şansımız oldu daha doğrusu zorunda kaldık:)
(İlk günlerde biz labirent gibi koca otel mutfaklarında sağa sola şaşkın şaşkın bakınırken  bir bakardım Thai dumpling hazırlayan aşçılarla beraber dumpling yapıyorum:) sonrasında da bir anda hadi yeter ''keyif vakti ''diyip biz ne oluyor demeden otelin güzel bir restoranında yemek yerken bulurduk kendimizi ::)

Restoran açıldıktan ve sistem oturduktan sonra mutfakta vakit geçirmek, her gün bir şeyler öğrenmek ofiste çalışmaktan daha çok ilgimi çekiyordu. Ablamı ofisteki işlerle bırakıp mutfağa kaçıyordum. Dikkatle Taylandlı aşçıların çalışmalarını seyrediyordum. Tabii ofise dönerken lezzetli bir şeyler götürüp ablama şirin gözükmeyi unutmuyordum.

Elimin wok tutmasında cesaretlendiren ikinci kişi de restoranın ilk ve uzun süre çalışan aşçısı Chef Wantin'dir. Tabii o da bir süre sonra seyretmenin bittiğini belirterek kollarımı sıvayıp beni işe dâhil etti (ben de dünden razı). Bir süre sonra bir baktım artık benimde aşçı önlüğüm var ve mutfakta onları giyip saçı başı toparlayıp çalışıyorum.
Arada bir " ya bunlar beni çalıştırıyor üste bir de para alıyorlar " diye şakayla takıldığım da oluyordu. Ama tabi ki ödülüm de oluyordu Chef's table ziyafetinden yararlanıyordum. Tabii bu büyük otellerdeki muhteşem Chef's table gibi olmuyordu ama bizim menümüz dışında farklı ve güzel Tay yemeklerinden oluşan bir ziyafet oluyordu.

Tayland seyahatlerimize Toi ile aynı tarihlerde gittiğimizde onun ailesinin evinde kalmaya, Taylandlıların günlük yaşamını onlarla yaşayarak görmeye başladım.
Bu ufak tefek muhteşem Taylandlı kadın, eğitimi, zekâsı ve çalışma hırsıyla yabancı bir ülkede inanılmaz bir başarı elde etmiş.

Onu tanımak, onunla iş yapmak, abla kardeş gibi dertleşmek ve gülüp eğlenmek, Tay yaşam ve adetlerini öğrenmek gerçekten çok değerli ve özel olmuştur benim için.

Yıllar geçerken bir gün bir de baktım ki ben değil menüdeki, menü dışındaki birçok Tay yemeğini hakkıyla yapıyor olmuşum ve bu konuda tecrübeli Taylandlılardan geçer not almışım.

Artık bazı Tay yemeği tariflerini bu blogumda yayınlamak ve ilgi çekici Thai adet ve yaşam notlarını da sizlerle paylaşmak istiyorum.

Tarifler evinizde de kolaylıkla yapabileceğiniz ülkemizde bulunan malzemelerle hazırlanan tarifler olacak.
 

Ülkemizde bulunan malzemelerle yapılan tarifler diye bir sınırlamaya gitmemin sebebi, birbirinin yerini tutabilecek malzemeler kısıtlı. Yani yemeğin gerçek tadından uzaklaşmasına yol açmayacak değişimler tamam ama bazıları var ki o  malzeme olmazsa yemeğin tüm havası gidiyor. O zaman biz de tam yapabileceklerimize bakacağız. Merak etmeyin yeterli miktarda böyle tarif var.

Artık süpermarketlerde bir çok ürün bulunuyor. Bende takıntı oldu tarifleri yazmaya başladığımdan beri hangi markette ne var diye direkt ihtiyacım olmasa bile ithal uzak doğu ürünlerinin olduğu bölümlere bakmadan geçemiyorum. Sonuç fena değil.

Tayland mutfağı günümüzde dünyada en popüler mutfaklar listesinde ilk üçte (yada en kötüsü ilk beşte diyelim liste bazen tartışılıyor::) yer alırken  ülkemizde de artık daha yakından tanınsın bilinsin istiyorum  ve Tayland'a ait genel bilgileri keyifle okumanızı, tarifleri zevkle yapıp afiyetle yemenizi diliyorum...